MASUMİYET | İLK BÖLÜM
MERHABALAR!
Bir yakınımın yoğun tavsiyesi üzerine Masumiyet dizisinin ilk bölümünü izledim, henüz bir bölüm yayımlanmış zaten. Bununla beraber şuan gündemde takip ettiğim dizilerde Alev Alev dışında hiçbir dizi bulunmuyor.
Evet, ilk bölüm benim için gerçekten güzeldi. Eksik, garip giden yerler var mıydı? Elbette her dizide olduğu gibi vardı.
Genellikle uyarlama diziler sevdiğim için uyarlama olup olmadığını araştırdım. Fakat dizi uyarlama değil. Kitaptan uyarlama da değil, yabancı diziden uyarlama da değil.
Dizinin senaristini araştırdım genelde beğendiğim Türk dizilerinde yapıyorum bunu. Senarist aslında birçok başarıya imza atmış konusu ile dikkatimi çekmiş dizilerin yazarıymış dizileri şöyle bırakıyorum:
Masumiyet (2021-)
Zalim İstanbul (2019)
Kardeş Çocukları (2019)
Fazilet Hanım ve Kızları (2017-2018)
Asla Vazgeçmem (2015-2016)
Güllerin Savaşı (2014)
Adını Feriha Koydum (2011)
Öncelikle dizinin konusu şu şekilde 19 yaşında üniversiteli genç kadın, 35 yaşındaki patronuna aşık oluyor ve hamile kalıyor. Terslik şu ki adam tam bir manyak! Nişanlı ve evlilik arifesinde olan İlker, başrol kadınımızı bir şekilde kandırarak sevgililik yaşamını sürdürüyor. Ortaya hamilelik çıkınca, başrol kadınımız Ela'nın 'nişanlına söyleyeceğim nasıl pis bir adamla birlikte olduğunu' dediği an darp edilip, öldüresiye dövülüp araba ile bir otoyol kenarına bırakılıyor.
Dizi de dikkatimi çeken konu 19 yaşındaki bir birey ile 35 yaşındaki bir adamın nasıl gerçekçi bir ilişkisi olur konusu. Bu tamamen saçma bir konu. 19 yaşındaki birey hayatı yeni tanıma, doğruyu yanlıştan ayırt edebilme gücünün yeni gelişmiş, kanının yeni yeni kaynadığı bir yaştır ve ergenlik çağıdır. 35 yaş ise yolun yarısıdır. 35 yaşında bir adam 19 yaşındaki kadın yada erkek fark etmez kandırması çok kolay bir durumdur. Kadının yaşının küçük erkeğin ise büyük olduğu durumlar da, ilişki de önemli olan hangi yaştan sonrasıdır. Kadının 35 erkeğin ise 55 olduğu durumlara sözüm yoktur. 35 yaşındaki bir kadın hayata adımını zaten atmıştır. Bu kişisel tercihtir. Fakat 19 hala küçük bir yaş, ben mi yanlış düşünüyorum?
19 yaşında beslenen her duygu masumdur.
Dizi bu konuya biraz dikkat çekiyor hatta şöyle bir replik var. 'Artık 55 yaşındaki adamlar 20 yaşın üstüne bakmıyorlar bile' bu durum cidden şuan büyük bir problem. Kimse yerini ve yurdunu bilmiyor. 'Aralarındaki yaş farkı dudak uçuklattı!' magazin manşetleri dudağımda uçuk çıkmasına sebebiyet veriyor. Dizide yaşanan konuya değil, dizide verilen mesaja daha çok ilgi duyuyorum şuan.
19 yaşında hamileliği ile anne olmayı bir şekilde tadacak genç kadının bu şekilde darp edilmesi, duygularının bu şekilde yok edilmesini Dünya üzerinde bulunan hiçbir kadın hak etmez! Etmemeli!
Dizi de güçlenecek kadın karakter 1 2 bölüm sonra pişman olacak adama aşık olursa diziyi net linçlerim!
Dizi de başrol kadının annesine sürekli olan 'ben büyüdüm, ben çocuk değilim, ben artık 19 yaşındayım!' sözlerine karşılık annesinin sürekli olarak 'sen benim hala bebeğimsin' sözleri ile dizi çok güzel yere gelecek gibi duruyor. Kızını korumak isteyen bir annenin neler yapabileceğini Avlu dizisi Deniz karakterinde gördük. 19 yaşında bir genç kadının hayallerinde her şey toz pembedir. Aşklar, sevgiler, istekler, ihtiyaçlar. Her şey. Zaman 19 yaşındaki genç bireylere kendini gösterecek acımasız tarafıyla vuracak hayat. Umarım hayat hiçbir genç kadının hayallerine kilit vurmaz. Bırakın bizi, toz pembe hayatlar içerisinde süzülüp gidelim. Bizi bi sal hayat.
Diğeri ise dizi de üzerine basılarak bahsedilen kitap ' Duygu Asena-Kadının Adı Yok' bu kitabı okumadım henüz fakat en yakın zamanda okuyup hakkında bir yazı yazmak isterim.
Benim bu dizi de görmek istediğim Avlu'nun Deniz karakteri, Alev Alev'in Cemre'si gibi bir güçlü kadın sembolü görmek istiyorum. Esir alınan, şiddet gören, şiddeti normalleştiren diziler yerine güçlü kadın dizileri görmek istiyorum. Türkiye'de şuan şiddet bu kadar yaygınken güçlü kadın rol modelleri görmek istiyorum. Sefir'in Kızı Nare karakterine dönecekse dizi söyleyin şimdiden güçlü kadın rolüne bel bağlamayalım.
Bu arada dizi hakkında Münevver Karabulut ve Cem Garipoğlu olayından mı esinlenildi haberleri çıkmış. Ben darp dışında hiçbir benzerlik bulamadım, siz ne düşünüyorsunuz?
Ters giden yerler diye bahsetmiştim ona şöyle bir örnek vermek istiyorum. Serkay Tütüncü'yü Afilli Aşktan tanıyorum. Oyunculuğunu gerçekten beğeniyorum. Fakat bu dizide neden bu kadar sessiz ve onun adına yazılmış hiçbir replik yok? Ela karşısında bağırıp çağırırken İlker öylece durup boş boş bakıyor ayıp olmasın diye 2 3 replik verseydiniz bari?
Masumiyet dizisinin ilk bölümden verdiği mesajlar çok hoşuma gitti ilerleyen bölümler de görüşmek dileğiyle Sağlıcakla Kalın! ☺
Etiketler: türkdizisi
0 Yorum:
Yorum Gönder
Lütfen benimle fikirlerinizi paylaşın. Siz ne düşünüyorsunuz?
Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]
<< Ana Sayfa